Islak Çamaşırlar-Öyle Bi Şeyler #2

Havanın karamsar ,annemin çiçekli  perdelerinin sıkı sıkıya örtülü olduğu bir günde  saatin tiktaklarının  bana bir şeyler söylemeye çalıştığını düşündüğüm tam o anda ,koşarak balkona çıkıyorum.  Çamaşırlar kurumuş mu diye anlamaya çalışıyorum fakat hava zihnim kadar soğuk ve rüzgarlı olduğu için nemli olup olmadıklarını kestiremiyorum.  Soğuk çamaşırlar ıslak mı? Annem çamaşırları saat kaçta topla demişti? Çamaşırlar tam olarak ne zaman kurur? Zaman her zaman aynı hızda mı ilerliyor?   Çamaşırlar ıslak veya değil umrumda olmadan birkaç mandalı da  annemin kızacağını bile bile aşağı düşürerek hızlı hızlı sepete alıyorum.
Annemin her seferinde bir mandal düşürürsem mandal kalmazdı lafını umursamıyorum. Buna da gülümsemeden edemiyorum. Koca bir sepetle içeriye geçerken kendimi güçlü kuvvetli biri gibi hissediyorum. Bir kez olsun çamaşırlara karşı bile olsa güçlü kuvvetli biri olmak..Çamaşırlara, mandallara ,sepete , saate,akrebe yelkovana ve en çok da zamana karşı büyük bir zafer kazanmış gibiyim. Zaman her zaman aynı hızda ilerlese de umrumda değil.Benim kocaman anlamlar yüklediğim yarı ıslak yarı kuru bir sepet çamaşırım var!