Christian Jungersen-İstisna Kitap Yorumu

Bu kitap çok ilginçti..Psikolojinin ve sosyolojinin mükemmel karışımı bir kitap..
Özellikle psikolojik gerilimi ön planda tutmuş olan yazarımız bir ofis içinde iş arkadaşlarının sıradanlıktan çıkarak farklı durumlara nasıl geldiklerini anlatmış. Ama öyle farklı bir anlatımla yapmış ki bunu kitap çok kalın ve küçük puntolu olmasına rağmen sizi ister istemez içinde tutuyor. 
Kopenhag'da doğmuş olan yazar ikinci kitabı olan istisna ile Danimarkada en çok okunanlarda neredeyse bir buçuk yıl birinciliğini korumuş. Kitapta olaylar, Kopenhag'da bir soykırım bilgi merkezinde olup bitiyor. Dört karakterin ağzından anlatılıyor. Dört farklı karakterdeki kadının ruhsal durumunu ve düşüncelerini en ince ayrıntısına kadar okuyoruz. Her insanın psikolojik davranışlarını mükemmel analizlerle bize yansıtan yazar aynı zamanda sosyolog oluşunun hakkını vermiş.

Soykırım merkezinde haklarında yazdıkları  savaşlarda olmuş bitmiş bir sürü kötü şeyle aslında güncel yaşamımızda da iç içe olduğumuz mesajını bir yandan verirken bize neyin ne olduğunu tüm çıplaklığıyla ve belki de en doğru  kelimelerle sunmuş. Savaşın ve insanların birbirine karşı işlediği suçların benzerliği karşısında afallayıp kalıyorsunuz.Suçun aslında ne olduğunu ve buna maruz kalan insanların psikolojik olarak nereye gittiklerini de anlamamızı kolaylaştırıyor.Genel olarak sosyolojik ve psikolojik ögeler bakımında çok yoğun olan bir kitaptı. Psikolojik tacizin gittikçe günlük yaşamımıza girip insanların hayatlarını hiçbir şey yokmuşçasına ve umursamazca mahvettiğimizin belgesi sayılabilecek bir kitaptı. Beni asıl şaşırtan yazarın birbirinden bu derece farklı iki durumu birlikte düşünüp inceleyebilmiş olmasıydı.Daha öncesinde de benim kişisel olarak ilgilendiğim konular olan psikoloji ve sosyolojiye olan merakımı körükleyen bir kitap oldu. İnsanları bazı yönden hayvansal içgüdülerinin ağır basarak neler yapabileceğini de göstermiş. Her an her yerde kötülük insanın içinden çıkmayı bekliyor.Sıradan insanların ufak kaygılarla ,rekabetlerle ve eşitsizliklerle dolu olan bu dünyada ne kadar çirkinleşebileceğini anladım ve bu beni çok korkuttu. Bazı gerçeklerin bu denli başıma kakılırcasına anlatılmış olması kitabı biraz rahatsız edici kılıyor. Ama kitap çok kalın olmasına rağmen benim de ilgi alanlarıma hitap ettiği için kitabı çok sevdim. Entrikalar ve gerilimin hiç eksilmediği bir kitaptı. Okumam yaklaşık bir buçuk haftayı bulsa da kitabın kalın olması beni okumak ve yanımda taşımak açısından zorladı. Haftasonu için yurttan eve dönecektim ve sırf taşımamak için kitabın 300-400 sayfasını bir günde okudum. Belki de şimdiye kadar okuduğum ve en çok sevdiğim kitaplar arasına girmiş olabilir. Bu tarz kitaplara ilgisi olanlar için birebirdi. Herkese iyi kitaplar dilerim.